Halk arasında verem ya da ince hastalık olarak bilinen Tüberküloz hastalığının kalıtsal değil, bulaşıcı bir hastalık olduğunu dile getirerek sözlerine başlayan Kula İlçe Sağlık Müdürü Dr. Aybüke Aslı Ayyıldız; " Halk arasında verem ya da 'İnce hastalık' olarak bilinen Tüberküloz hastalığının öksürük, yüksek ateş, göğüs ağrısı, balgam çıkarma ve kanlı tükürme gibi belirtileri bulunmaktadır. Hastalık kalıtsal değil, bulaşıcı bir hastalık olan verem, genellikle hasta kişinin bulunduğu kapalı ortamda birlikte yaşayan sağlıklı kişileri tehdit eder. Bu mikrop insan vücuduna solunum ve sindirim yolu ile girer. Ortak kullanılan çatal, bıçak gibi nesnelerden bulaşmaz. Tüberküloz mikropları vücuda girdikten sonra hastalık yapma durumu ve süresi kişiden kişiye değişir. Göç alan, refah düzeyi düşük topluluklar, küçük çocuklar, vücut direnci düşük olanlar, şeker hastaları, bazı böbrek rahatsızlığı olan kişiler, bazı kanser türlerine yakalanmış olanlar, bazı meslek grubunda çalışanlar, uzun süre kortizon veya benzeri ilaç kullanmış kişiler, sigara ve alkol bağımlıları hastalanma ihtimali daha yüksek olan kişilerdir." dedi.
Hastalığın belirtileri ile ilgili de bilgi veren Dr. Ayyıldız; " İki haftadan uzun süren öksürük, balgam çıkarma, halsizlik, yorgunluk, özellikle geceleri ter basması, göğüs ağrıları, iştahsızlık, kilo kaybı, halsizlik, yorgunluk, kanlı öksürüktür. Belirtiler genelde ağırlaşan seyirdedir. Çoğu kişi belirtileri önemsemeyip bir hekime başvurmakta geç kalır. Kişiler ancak kan tükürdüğünde veremden şüphelenir." şeklinde konuştu.
Türkiye'de verem aşısına yer verilerek bu hastalıktan korunmanın ilk yöntemi olarak aşı uygulaması yapıldığını söyleyen Dr. Ayyıldız; " Ülkemiz aşı uygulamalarında verem (BCG) aşısına yer vererek öncelikle bu hastalıktan korunmayı amaçlamaktadır. Hastalığa yakalanan kişiler için ücretsiz uygulanan ilaçlarla sürecek uzun bir tedavi yaklaşık 6 aylık bir süreci vardır. Büyük oranda iyileşme sağlanmaktadır. En büyük tehlike tedavi sırasında kişilerin kendini iyi hissetmesi, uzun tedavi süresinden sıkılan kişilerin ilaçları kullanmayı bırakmasıdır. Bu kişilerde tam iyileşme sağlanmadığı gibi tekrar başlanacak tedavide mikroplar antibiyotiklere karşı direnç kazandığından artık öldürmesi daha zor ya da öldürülemez durumdadır. Verem mikrobu ile hastalanan kişiyle aynı evde oturan kişiler mutlaka verem savaş dispanserlerine başvurmalı, düzenli aralıklarla yılda en az üç kez kontrollerini yaptırmalıdırlar. Kontrollerde gerekli görülürse kişilere koruyucu ilaç tedavisi verilir." ifadelerini kullandı.
YORUMLAR