KULA İÇİN ŞAHSİ MENFAATLERE YER YOK…
Reklam
Reklam
  • Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

KULA İÇİN ŞAHSİ MENFAATLERE YER YOK…

KULA İÇİN ŞAHSİ MENFAATLERE YER YOK…

11 Kasım 2013 - 10:15 - Güncelleme: 11 Kasım 2013 - 10:32
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam
Reklam

Kula Belediye Başkanı Selim Aşkın son günlerde kamuoyunda kendisi hakkında seçimlerin yaklaşması ile birlikte bazı gruplar tarafından herhangi bir dayanağı olmayan söylentilerin ortaya çıkarılması üzerine gazetemiz aracılığı ile kamuoyuna bir açıklama yaptı.

Kula Belediye Başkanı Selim Aşkın’ın açıklaması şu şekilde;

UNUTMAYINIZ Kİ MAHKEMEYE ÇIKMAK DA BİR HAKTIR…

1994 yılından bu yana Kula ve Kulalıları sevindirmek için yürüdüğümüz, koştuğumuz bu yolda önemli olan kalp kırmamış olmaktır.

İş yaptıkça sizden güç, sizden güç aldıkça da sadece çalışıyoruz. O halde sorun nedir, neden bir bardak suda fırtına koparılıyor. Bu fırtınayı koparanlar acaba gerçekten üzüm mü yemek istiyorlar yoksa bağcıyı mı dövmek istiyorlar, takdiri size bırakıyorum.

Yazıyorlar ki Başkan Mahkum oldu… Türk hukuk sistemine, Türk adaletine muhatap olmak bizi endişelendirmez. Biz, yıllardır insan odaklı ve hizmet eksenli bir siyasete emek veriyoruz.

Bu tavrımızın da sözlerimizle altını çiziyoruz. Milletimizin hoşnutluğunu, siyasi meşruiyetin yegane kaynağı olarak görüyoruz. Bir zıtlık, bir usul hatası doğdu diye çalışmaktan vazgeçip, tavrımızı terk ederek huylarımızı mı değiştirelim? İşime devam ediyorum. İşimiz ve gücümüz Kula dedik…İşimizin başındayız. Bu yolda ilerliyoruz.

Bu ilçe de Anıtlar Kurulundan izin alınması gerektiğini bilmeyip, Çarşı Camii minaresinden dökülen sıvaları yaptırıp, ceza alan imamlarımız oldu. Eski Camii, Karakavuk Camiinin doğramalarını değiştirdiğinden ceza alan imamlarımız oldu. Kentsel Sit Alanı içerisinde yer alan kendine ait evinde ve işyerinde izin almadan kiremitlerini aktaran, çatısını tamir ettirdiği için ceza alan kardeşlerimiz oldu. Kendine ait yan yana işyerinde ara duvar açtığından dolayı usule uygun olmadığından ceza alan kardeşlerimiz oldu. Bizler; halkımız, çocuklarımız ve yarınlarımız için, inandığımız her türlü doğru hizmeti kazandırmak için, canla başla mücadele ettik. Yaptığımız iş itibari ile sürekli şikayet edilebilir, davalarımız olabilir, yargılanabiliriz. Yargının verdiği her türlü karara saygılıyız. Fakat kesinleşmemiş ve temyiz süreci başlatılarak, yargı süreci devam eden bir kararın kişisel çıkarlar ve siyasi menfaatler doğrultusunda medya aracılığı ile vatandaşın kafasını bulandırmak için kullanan siyasileri, kendi vicdani sorumluluklarına ve Yüce Allaha sevk ediyorum.  Velev ki… dava sonucu ne olursa olsun bizim seçilmemize, aday olmamıza ve ilçemize hizmet etmemize engel değildir. Değerli Meclis Üyesi ve Encümen Üyesi arkadaşlarım ve şahsım adına mahkemece tesis edilen hükümlerde de belirtildiği üzere kamu hiçbir şekilde zarara uğratılmamıştır. Oluşan usul hatasını seçim süreci öncesinde, acziyet halinden kaynaklanan bir dil ile “acaba Belediye Başkanı olmasını nasıl engellerim” tavrı ile halkımıza sunmak, tamamiyle kişisel menfaat sağlamaya yöneliktir. Şu da açıkça bilinmelidir ki; göreve geldiğim günden bugüne kadar Kula’nın menfaatine olmayan hiçbir şeye imza atmadım.

Ben hemşerilerime ve halkıma sonuna kadar güveniyorum. Bir bardak suda fırtına koparmaya çalışan, siyaseti yalan ile dolan ile karalama çalışması ile çamur atmaya, yapmaya çalışanları kendi çamurlarında boğulmaları için öncelikle Yüce Yaradan’a ve halkımızın sağduyusuna havale ediyorum.

ÇALIŞMAK İBADET, HAYIR DUASI KUTSALDIR…

Bizler Kula'da yaşayan ve yaşamını burada sürdüren binlerce aileyi bir asgari ücret karşılığı kadar bedel ile arsa sahibi olmalarını sağladık. Onların duaları bizleri ayakta tutuyor. Yüzlerce kişiye iş ve aş sahibi olması noktasında, hiçbir karşılık beklemeden mücadele verdik, katkı koyduk onların duaları ile biz ayakta duruyoruz.

Rehabilitasyon Merkezinde ve Kula'da yaşayan yüzlerce engelli ve mağdur kardeşimizin, hükümetimizle beraber yardımlarına koşmayı bizlere nasip etti Yüce Yaradan... Onların duaları bizleri ayakta tutuyor.

Kadir Gecesinde Yunus Emre'nin ve Tabduk Emre'nin Gönül Sofrasında onların şefaatlerine nail olmak üzere toplanan on binlerce kişinin duası bizleri ayakta tutuyor. 

Pazartesi günleri, pazar duasını başlatma bizlere nasip oldu. Orada o duaya amin diyen binlerce kardeşimizden, o iyi niyet ve güzel temennilerinden bir tanesine katkı olduysak, 60 70 kişilik sınıflardan, ikili eğitimden bugünlere gelindi ise ve bu sayede aldığı eğitimi doğru algılayabilen; çocuklarımızın ve ailelerimizin duaları bizleri ayakta tutuyor. Maddi imkânsızlıklar sebebi ile yükseköğrenime gidemeyen ve gittikleri halde sıkıntı yaşayan öğrencilere destek verilmesi noktasında verdiğimiz mücadele ve onların duaları bizleri ayakta tutuyor.

Gece demeden gündüz demeden, mesai gözetmeden tüm köylerimizin, mahallerimizin, beldelerimizin ve ilçemizin hizmetinde olabilmeyi, onların yapmış olduğumuz hizmetlerimizi görebilmeyi, onların sıkıntılarını çözebilmeyi nasip etti Allah’ım. Onların duaları bizleri ayakta tutuyor.

1994 yılına kadar bu ilçede tek bir kooperatif kurulmuştu. O da 120 Evler Kooperatifi idi. Leblebiciler Kooperatifinden, Ayakkabıcılar Kooperatifine Altınoluktan, Bahar Sitelerine, Dört Eylül Kooperatifinden, Tabaklar Kooperatifine, Özlem Sitesinden, Yuvam Sitesine, Sanayi Sitesine kadar yüzlerce hemşerimizin ev ve işyeri sahibi olması noktasında katkı koymayı onların önünü açmayı nasip etti Yüce Yaradan. Bizleri ayakta tutan bu dualardır...

Hekimoğlu Camii, Gidişler Camii, Yunus Emre Camii, Sarıgözoğlu Camii, Hz. Ömer Camii ve Şah Süleyman Camii temellerinin ilk harçlarını koymayı ve bu camilerimizin halkımızın hizmetine sunulmasını, Yüce Yaradan bizlere nasip etti.  Bu camilerde dua eden inancının gereğini yaşayan binlerce kardeşimizin duası bizleri ayakta tuttu.

SİYASET, DOSTLUKTUR, İLKELİLİKTİR, MEDENİ CESARETTİR, YAPICI ELEŞTİRİ VE DAYANIŞMADIR…

Gücünüz var ise, kendinize güveniyorsanız, beni alt etmek istiyorsanız alt edebileceğiniz tek yer sandıktır.  Durumdan vazife çıkarmaya çalışan leş kargalarının iş başında olduğunu görüyoruz. Siyasi ahlaktan bahsedip ahlaksızlık yapanların, aklıselimden bahsedip kişisel hırsları ile acziyet ve zaafiyet içerisine düşenlerin, kendilerini mazlum ve mağdur yerine koymalarını halkımızın takdirine bırakıyorum. Bizlere kızanda, sevende olacaktır. Bizimle alakalı rivayetlerin üretilmesi de doğaldır. Bilerek ve isteyerek kimseyi kırmadık. Kin tutmadık, garez etmedik. Hiçbir mazlumun ahını almadık.  Bizim aldığımız tek şey vicdan sahibi, izan sahibi, sağduyu sahibi binlerce kişinin duasını almak oldu.  Bu dualar bizleri güçlü tuttu.

SİYASET MERHAMETTİR…

Merhamet deyince, akla yalnızca sosyal yardımlar, sosyal hizmetler gelmesin. Yollara taş döşerken, sokak sağlıklaştırma projelerini uygularken, parklara çiçek dikerken de, yollar, geçitler, köprüler yaparken de, dere ıslah çalışması, içme suyu ve atık su arıtma tesisleri yaparken merhametle hareket ediyoruz. Çünkü yaptığımız işlerin neye yaradığının bilincindeyiz. Kuru, desteksiz, dayanaksız, zeminsiz bir hizmet anlayışı olamaz. Hizmetin, şevkin, azmin, sebatın temelinde merhamet vardır, kardeşlik, dostluk, gönül birliği vardır. Vicdansız siyaset, kibirli siyaset, gaddar, burnu büyük, çiğ siyasetten hiçbir hayır gelmez. Hâlâ eski alışkanlıkların etkisiyle siyasi söylemi yaygara, siyasi üslubu kabadayılık, siyasi cesareti çalma çırpma zannedenler var. Hala birileri tevazuyu, güler yüzü, hizmet bolluğunu ve hızını yadırgıyor. İnanılmaz ama gerçek. Siyasetçi, cahil kabadayılar gibi hareket edemez.

HALKA HİZMET HAKKA HİZMETTİR DEDİK… SİYASETİ MAKAM VE MEVKİİ İÇİN YAPMADIK…

Bu güne kadar alnımızın Akıyla yürüttüğümüz hizmetlerimizin arkasındayız. 25 bin kişinin sorumluluğunu ben ve belediye meclis üyeleri arkadaşlarım ve belediye personelim omuzlarında taşırken; sevdamız ve hizmetimiz siyasi karalama ve linç kampanyası ile kesintiye uğramadan devam edecektir.

Bizler 2009 yılında geçmiş tecrübelerimiz ve anlımızın akıyla bu göreve geldiğimiz de hayal ettiğimiz Kula’nın perdesini açmaya başladığımız andan itibaren gece, gündüz, saat, gün kavramlarını bir yana bırakarak Ankara-Manisa-Kula üçgenin de siyasi bir kavganın ve rantın peşine asla düşmedik. Hizmetin sacayaklarını gece, gündüz kurmaya çalıştık. Şunu iyi biliyoruz ki hak ve adalet ile doğruluk, dürüstlük, eşitlik ilahi yolda her zaman tecelli edecektir.

Bizler Siyaseti asla makam ve mevki için yapmadık. Hırsının ve beceriksizliğinin acizliğine uğramış kişilerce yapılan söylemler, hizmet gönüllüsü arkadaşlarım ve şahsım adına asla göz önüne alınmayacaktır.

Beş yıllık görev süresinde yapılanları ve ortaya konulan projeleri Kulalı hemşerilerimin takdirine bırakıyorum.  Bizler Hizmetlerimizi ortaya koymadan önce ellerimizi taşın altına koyup, siyasi rant çekişmesine girmeden, Kula'nın geleceği için belediye meclis üyelerimizle tek yumruk olduk.

Biliyoruz ki hemşehrilerim Kula’da meydana gelen değişimin farkında. Yine biliyorum ki hemşerilerim kendi kişisel menfaatleri ile çırpınan son FERYATLARIN farkında… Vicdanı Ak, ruhu Ak, Hizmeti Ak yürüttüğümüz her faaliyetin, ortaya çıkan her eserin bu çırpınışlarda daha da yükseleceğini siz değerli hemşerilerimin takdirine bırakıyorum.

Bu hizmet yolunda şükürler olsun ki ne bir zimmetimize para geçirme davası ile suçlandık, ne de boğazımızdan bir haram lokma geçti. Atılan imzaların sorumluluğunu biliyorduk ve bu sorumluluk bizleri Rabbimize ve kullarına yani yetkinin gerçek sahibi olanlara karşıda her zaman anlımızın akı ile kendimizi savunmamıza imkan sağlayacaktır. Ama bizi bu sorumluluğun karşısında gibi gösterenler ve bizi hayal dünyalarında MAHKUM edenler bu yükü bu dünyada ve ahirette omuzların da taşıyamayacaklardır. Bizler bugün buradaysak halkımızın gönlünde sevgisine mahkum olmak için buradayız.

Bu ilçede yaşayan haysiyetli, onurlu, şerefli ve vicdan sahibi binlerce insanımızın; yalan ile karalama ile fitne fesat üreterek kinlerini kusan bu kişilere karşı seslerini yükseltmelerini ve karalama kampanyasına bir son vermelerini bekliyorum. “Şerefli insanlar şerefsiz insanlar kadar cesur olamaz” ise bu ilçe yıllardır içine düştüğü girdaplardan kurtulamaz diye düşünüyorum.

Boş vaatlerde bulunma, çamur atma, laf yetiştirme dönemini kapattık. Ziya Paşa’nın “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” mısrasını benimsedik. Şeyh Edebali’nin Osman Gazi’ye nasihatinde yer alan “İnsanı yaşat ki,  devlet yaşasın” sözünü benimsedik. Yunus Emre’nin “Biz gelmedik kavga için, bizim işimiz sevgi için / Dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmaya geldik” deyişini benimsedik.

Kalpler bir olsun, gönüller şen olsun, vicdanlar rahat olsun, yüzler gülsün diye çalıştık ve çalışmaya devam ediyoruz. Allah, niyetlerimiz ile akıbetlerimiz arasında ki bağı, rahmetiyle kursun.

Eğer bizler bu ilçeye hayırlı hizmet yapabilecek isek bu görev bizlere nasip olsun… Değil ise de en hayırlı hizmeti kim yapabilecekse rabbim bu görevi ona nasip etsin.

Selam, saygı ve sevgilerimle…

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Trafoya kuş çarptı, alevler kısa sürede söndürüldü
Trafoya kuş çarptı, alevler kısa sürede söndürüldü
Kula’da 2 saatte 3 farklı bölgede yangın
Kula’da 2 saatte 3 farklı bölgede yangın