Herkes Görevine Odaklanmalı
Değerli okuyucularım, Son günlerde bazı din görevlilerimizin sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalar ve tartışmalar, toplumumuzda gereksiz bir kutuplaşmaya sebep olmaktadır. Elbette herkesin düşüncesi kıymetlidir, ancak kamu görevi yürütenlerin sorumluluğu daha büyüktür. Unutulmamalıdır ki, her söz, her paylaşım sadece kişiyi değil, temsil ettiği makamı da bağlar.
Değerli okuyucularım,
Son günlerde bazı din görevlilerimizin sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalar ve tartışmalar, toplumumuzda gereksiz bir kutuplaşmaya sebep olmaktadır. Elbette herkesin düşüncesi kıymetlidir, ancak kamu görevi yürütenlerin sorumluluğu daha büyüktür. Unutulmamalıdır ki, her söz, her paylaşım sadece kişiyi değil, temsil ettiği makamı da bağlar.
Bir müftü gider, bir müftü gelir. Bu, devlet görevlerinde olağan ve doğal bir süreçtir. Esas olan, bu değişimlerin hizmet kalitesini düşürmeden, kurumlara zarar vermeden gerçekleşmesidir. Bizlerin ise görevimize odaklanmamız, toplumu birleştirici bir rol üstlenmemiz gerekir.
İmamlarımızın görevi, camide cemaatin huzurla ibadet etmesini sağlamak ve dini en doğru şekilde anlatmaktır. Cami görevlisinin başarısı, sosyal medyada yazdığı sert cümlelerle değil; cami cemaatiyle kurduğu gönül bağıyla ölçülür. Bugün camilerimizde asıl sorulması gereken soru, “Cemaat sayısını artırabildik mi?” olmalıdır.
Yeni atanan müftümüz, tıpkı görev süresi sona eren müftümüz gibi bu memlekete hizmet amacıyla gelmiştir. Bu noktada kimsenin, bazı oluşumları ya da sivil toplum kuruluşlarını arkasına alarak kurum içinde etkili olmaya çalışması ne ahlaki ne de dinî açıdan kabul edilebilirdir. Yeni müftümüzün bu tür yönlendirmelerin dışında, adaletli ve kuşatıcı bir yönetim anlayışıyla hareket edeceğine inanıyoruz.
Bu vesileyle, tüm din görevlilerimize bir çağrıda bulunmak istiyorum: Lütfen asli görevinize odaklanın. Ortamı gerecek açıklamalardan, delilsiz ithamlardan uzak durun. Herkes haddini ve hududunu bilmeli; imamlar imamlığını, müftüler müftülüğünü, memurlar memurluğunu yapmalıdır. Ancak bu bilinçle hareket edersek, hem hizmet kalitemiz artar hem de toplumsal huzuru tesis etmiş oluruz.
Hepimize düşen görev; dilimize, üslubumuza ve temsil ettiğimiz makama yakışır biçimde davranmaktır.
Saygılarımla.